Ladurée Mikimoto İle Güçlerini Birleştirdi
Daha önce birçok marka ile işbirliği yapan ünlü Fransız makaron markası, şimdi de Japon Mikimoto ile bir araya geldi. Mikimoto, inci denince akla gelen ilk isim. Aynı denklem Ladurée ve makaron için de geçerli. Durum böyleyken, ortaya çıkan işbirliği de çok doğal ve bir o kadar da güçlü oluyor.
Ladurée, bu işbirliğinde, Mikimoto için özel ürettiği iki makaron tadını, incinin naif yapısına uygun olarak uçuk renklere bürümüş. Makaronların yerleştirildiği pembe kutuları ise Mikimoto’nun inci kolyesi süslüyor. Ben ürününün de kutunun da tasarımına bayıldım! Her ikisi de bir kadının rüyasının içinden fırlamış gibi! İki markanın da DNA’sında bulundurduğu zarafet, yapılan işbirliğine bütünüyle yansımış. İçindeki nefis makaronlar yavaş azalsın diye teker teker yenip tükendikten sonra bile, kutunun saklanacağından eminim…
İşbirliğindeki kutu seçimini fazla ‘feminen’ ve hatta ‘girly’ bulabilirsiniz. Ancak yakın geleceğin Anneler Günü ve evlilik sezonu getireceği göz önünde bulundurulduğunda, tasarım bence oldukça yerinde bir stratejinin ürünü.
Bu özel üretim ürün, mayıs sonuna kadar seçili Ladurée mağazalarında satışa sunulacak. Malesef Türkiye bu nefis çalışmanın dahil olacağı ülkelerden birisi değil. Ayrıca, yine belli başlı Mikimoto mağazalarının vitrinlerini Ladurée X Mikimoto makaronları süsleyecek.
Ladurée bu tür işbirliklerine alışık bir marka. Daha önce Lanvin, Pucci ve Christian Louboutin gibi markalarla, hatta Pharrell Williams ile bile bir araya gelmişliği var. Ancak Mikimoto işbirliği, ünlü makaroncunun bir mücevher markası ile ilk bir araya gelişi.
İşbirlikleri ile gelişen sınırlı sayıda/ özel üretim uygulamaları her daim ilgi çekiyor. Ancak burada farklı olarak öne çıkan, işbirliğindeki iki markanın da yaratıcılık, kaliteli el işçiliği ve zarafeti marka kimliklerinde güçlü şekilde bulundurması. Bu üç değer, işbirliğini başlatan ortak paydayı oluşturmuş. Bir düşünün, üzerine oturan iyi kesim açık renk elbisesi, sivri burun topuklu ayakkabıları, özenle toplanmış saçları ile kulağında Mikimoto incilerinden bir küpe… bir bayan… cafe’de oturmuş gün ortası kahvesini yudumluyor. Cafe hangi şehirde mi olsun? Paris, Londra, New York, Tokyo, Seul, İstanbul… nereyi isterseniz! Kahvesine eşlik eden, tabakta hangi tatlı olması bu senaryoya yakışır sizce? Tabi ki makaron… Makaron, hikayenin akışına natürel şekilde eşlik edebiliyor…. İşte tam da bu sebeple, aynı kitleye konuştukları için, bu iki marka bir araya geliyor.
Ladurée, bir mücevher markası yanında kendini konumlayarak marka algısını yükseltiyor. Mikimoto ise, incinin getirdiği fazla ağırbaşlı duruşu Ladurée’nin rengarenk, eğlenceli ama bir o kadar da sofistike dünyasına bulaşarak kırıyor. Ladurée’nin işbirliği yaptığı markalardan biri haline gelmenin, ünlü Japon markasının yaşlanmaya yüz tutan imajına gençlik aşıladığını düşünüyorum. Yani bu işbirliği ile Mikimoto sanki, “Ben de tıpkı Ladurée’nin bir araya geldiği diğer moda markaları gibi ‘trendy’ bir markayım” diyor. Üstelik mağazaların vitrinlerini makaron ile süslemenin çekeceği ilgi de cabası!
Bu işbirliğinin satış ve marka algısı olarak yakın dönemde Ladurée’ye, uzun vadede ise Mikimoto’ya katkı sağlayacağını düşünüyorum. Hatta bence, Ladurée burada yaptığı manevranın hızıyla başka mücevher markaları ile de bir araya gelecektir.