Kahveyi LVMH’ in Elinden Tatmak
Milano’daysanız, Via Montenapoleone üzerine biran önce kendinizi atmak kadar, alışveriş arasında Cova’da verilecek kahve molasının da sizi heyecanlandıracağına eminim. Zira Cova komşuluk yaptığı dünya markalarıyla aynı kıvamda köklü, lüks ve ünlü. Bu pastane bir aile işletmesi. 1817 yılında açılmış. ikinci dünya savaşı sonrasında Via Montenapoleone’deki köşe dükkana taşınmış. Ve bence şu anda cadde üzerindeki en iyi lokasyon onda!
Alışveriş tutkunlarının uğrak yeri olan Cova’nın çoğunluk hissesi, geçtiğimiz aylarda 70’in üzerinde lüks tüketim markasını kanatları altında toplayan LVMH tarafından satın alındı. Hatta ünlü pastaneyi Faccioli ailesinden almak için Prada ve LVMH’in çekiştiği çok konuşuldu… Hong Kong ve Japonya’da şubeleri bulunan Cova’nın şimdi arkasına aldığı güçle çok daha seri büyüyeceği ve marka değerini katlayacağı kesin. Benim için işin merak uyandıran kısmı ise LVMH’in neden bu tarihi pastaneyi ısrarla istediği…
Günümüzde lüksün tanımı hızla değişiyor. Bundan 20 sene önce lüks tüketim müşterisi için ‘neye sahip olduğu’ çok önem taşırken, şimdi ‘nasıl yaşadığı’ daha kıymetli. Yani ‘almak’ yerine ‘deneyimlek’ öne çıktı. Lüks tüketime yön veren firmalardan biri olan LVMH ise St.Barts, Maldivler ve Courchevel’de açtığı oteller ile deneyim trendini çoktan kucaklamış durumda. Cova’yı markaları arasına katması da onun bu konuyu ne kadar ciddiye aldığını bir defa daha gözler önüne seriyor.
Cova’nın alınış nedeni LVMH’e gelecek ek ciro hesaplarıyla da ile ilgili değil. Zira $40milyar’lık bir holdingin içinde Cova’nın kaplayacağı pay oldukça ufak olacaktır. Cova’nın cazibesi, sunduğu kaliteli hizmet ve çektiği müşteri kitlesinde saklı… Çünkü LVMH müşterilerinin lüksü sadece alışveriş ettikleri ortamlarda değil, onu tamamlayan dış alanlarda da deneyimlemesini arzuluyor. Yani Montenapoleone üzerindeki Bvlgari mağazasından çıkmış bir müşterinin içtiği kahvenin de aynı kalite standartlarında olması gerektiğine inanıyor. Burada amaç lüks müşterisinin hayatına olabildiğince çok noktada dokunmak….
Ayrıca, LVMH, farklı sektörlerden markaları kendi bünyesine katarken, markaların kimliklerini bütünüyle koruyor. Örneğin Cova’nın ne ismi ne de imajını değiştiriyor. Cova’nın satış haberini duymayan birisi meşhur pastanenin el değiştirdiğini fark etmez bile… Bu da müşterilerin, lüks tüketimin farklı alanlarına üst üste LVMH adını duyup markadan sıkılmalarına engel oluyor.
Şimdiki planlar arasında Cova’nın bayilikler ile dünyanın farklı bölgelerine genişlemesi var. Ünlü pastane giriş yaptığı şehirlerde yepyeni lüks takipçilerinin kalbini çalacak. Üstelik, aceleci müşterilerin ellerine aldıkları Cova bardakları ile lüks kahve kültürü caddelere taşacak. Böylece Cova, lüksü günlük hayata entegre eden öncü markalardan biri olarak anılacak.
Tüm bu sebepleri üst üste koyduğunuzda, sizce de Cova’nın peşinde koşmaya değmez mi?
Zeynep Fidan Soysal
Aralık 22, 2014Bu yazidan sonra Cova’ya gittim ve gercekten dedikleri kadar varmis..
Begüm
Aralık 22, 2014Zeynep Hanım Cova’yı beğendiğinize çok sevindim.
Benim için de bir espresso macchiato içersiniz :)