Dior and I Filmi Çok Yakında Vizyonda!
2011 senesinin mart ayında, John Galliano dünyanın en prestijli moda evlerinden biri olan Dior’dan olaylı bir şekilde ayrıldıktan sonra, tahtına kimin geçeceği telaşı tüm moda dünyasını sarmıştı! Ve gerçekten ünlü Fransız moda evi, uzun süre markasının ‘kalbini’ teslim edeceği yeni sanat direktörünü aradı. Nihayet 2012 yılının nisanında Raf Simons bu mühim göreve layık görüldüğünde, Belçikalı tasarımcının yaratacağı harikalardan herkes bir haberdi.
Raf Simons kesinlikle beklenen bir tercih değildi. Bir defa erkek koleksiyoncusu olarak biliniyordu. Minimalist, politik ve kışkırtıcı tarzı ile kabul görmüştü. Dior’un feminen, zarif ama bir o kadar da cesur ve ‘avant-garde’ kimliğini özümseyip onu modern tasarımlarla podyuma yorumlayabileceği tartışma konusu halindeyken, Simons ilk Haute Couture defilesi için kolları sıvadı. Önünde sadece 8 haftası vardı!
Bütün moda otoritelerinden tam not alacağı şovun hazırlanması elbet oldukça çetrefilli bir mücadeleydi. İşte “Dior and I”, bütün bu hazırlık dönemini gözler önüne seren bir belgesel denemesi. Hayır film sandığınız gibi, modanın büyülü dünyasını, romantik Dior kadınını, zarif siluetleri beyaz perdeye taşımıyor. Bilakis! Moda dünyasının baş döndüren temposunu, temponun yarattığı kaosu, kaos içerisinde her daim öne çıkmak zorunda olan moda evlerinin çabasını, bitmeyen rekabeti, acımasız eleştirileri ve zamana karşı verilen ‘en iyi’ olma performansını gözler önüne seriyor. Doksan dakikalık “Dior and I”, ilk defa moda dünyasının mutfağını izleyici ile buluşturuyor. Hem de Raf Simons’ın birebir yaşadıkları ile… Baska bir deyişle, burada bir markanın ‘kalbi’ pozisyonundaki sanat direktörünün, markanın kültürel mirası ve özünden beslenerek, yaratıcılığını nasıl işleve soktuğuna şahit oluyoruz.
Film ilk defa, belgesel kategorisinde geçen sene Tribeca Film Festivali’nde gösterildi ve muhteşem övgüler aldı. Bu ayın 27’sinde ise İngiltere’den başlayarak vizyona girecek.“Dior and I”’ın trailer’ını aşağıdan izleyebilirsiniz.
Moda dünyasının dinamiklerini anlamak ve sektörün farklı bir yüzüyle tanışmak isterseniz, işe “Dior and I”’ı izleyerek başlamanızı öneririm.
Üstelik bu şekilde bir film, Christian Dior markası için de müthiş bir reklam. Çıkartılan işin arkasında ne kadar büyük özen ve emek olduğunu, sanat direktörlerinin yarattığı harikaları gözler önüne sermesi açısından…“Dior and I” marka imajına katkıda bulunan bir yapım. Dolayısı ile bu belgeseli, bir pazarlama kanalı olarak değerlendirmek de pekala mümkün.